Altın

Türkiye'de altın madeni, üretim, ithalat, ihracatı

Altın
ALTIN CEVHER

Altın

Tanım ve Kapsam

 Altın, yer kabuğunda en az bulunan elementlerden birisi olduğu için her zaman değerli olmuştur. Çoğu metalden farklı olarak oksitlenmeye karşı gösterdiği direnç nedeniyle yer kabuğundan çıkarıldığı andan beri yok olmadığı için hep varlığını koruyabilmiştir. Altın, parlak sarı rengi, oksitlenmemesi (paslanmaması), kolaylıkla işlenebilmesi ve doğada serbest metal halinde bulunması nedeniyle bakır ile birlikte insanlar tarafından kullanılan ilk metallerden birisidir.

Dünya’da Altın Madenciliği

 Bugüne kadar yer kabuğundan yaklaşık 185 bin ton altının çıkarıldığı (bugünkü fiyatlarla yaklaşık 7,5 trilyon $) tahmin edilmektedir. Dünyada 2017 yılında demir dışı metal madenleri aramalarına harcanan risk sermayesinin yaklaşık %50’si (4,050 Milyon $) altın arama projeleri için kullanılmıştır. United States Geological Survey’in (USGS) verilerine göre, günümüze kadar sürdürülen arama çalışmalarından elde edilen verilere göre dünya altın rezervi 57.000 tondur. Söz konusu rezervin %50’si beş ülkede bulunmaktadır. Bu ülkeler sırasıyla Avustralya (%17) , Rusya (%14) , G. Afrika (%10,5), ABD (%5) ve Endonezya’dır (%5) (Tablo1).

 

Tablo1: Dünya Altın Rezervi

DÜNYA ALTIN REZERVLERİ (Ton)

 

ABD

Avustralya

Brezilya

Kanada

Çin

Gana

Endonezya

Meksika

Papua

Peru

Rusya

 

Güney

Özbekistan

Diğer

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yeni

 

 

 

Afrika

 

Ülkeler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Gine

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

3000

9500

2400

2400

2000

990

3000

1400

1500

2400

8000

 

6000

1700

13000

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

DÜNYA ALTIN REZERVLERİ TOPLAMI: 57000 Ton

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: USGS 2017

2010-2017 yılları arasında dünya altın talebi yaklaşık 4.300 – 4.600 ton arasında gerçekleşmiştir. Dünya altın talebinin yaklaşık %70’i madenlerden üretilen altınlardan %30’u ise hurda altından karşılanmaktadır. 2012 yılından sonra altın fiyatları düşüşe geçmiştir. 2012 yılında 1669 $/ons olan altın fiyatları 2015 yılına kadar hep düşüş eğilimi göstererek 1160 $/ons seviyesine gerilemiştir. 2015 yılından sonra 2017 yılına kadar hafif bir artış eğilimine girmiş ve 2017 yılında ortalama altın fiyatı 1257 $/ons olmuştur. 2016 yılında toplam 4.347 ton altın arzının %47’si mücevherat-kuyumculuk sanayiinde, %36,5’i yatırım amaçlı, %9’u merkez bankalarında ve %7,5’i de sanayide kullanılmıştır.

 Dünya altın üretiminde Çin 464 tonla başı çekmektedir. Çin’i, Avustralya (287), Rusya (274), ABD (226) ve Peru (166) takip etmektedir. Söz konusu beş ülke dünya altın üretiminin %44’ünü gerçekleştirmektedir. Güney Afrika üretimde gerilemesini sürdürmektedir. Kanada’nın altın üretimi ise artmaktadır (Tablo 2).

 Dünya altın üretiminde Barrick Gold 172 tonla ilk sırada yer almakta, bunu sırasıyla Newmont Mining (163), Anglogold (113), Goldcorp (89) ve Kinross Gold (77) takip etmektedir (Tablo 3).

 Merkez Bankalarının altın stokları 2016 yılı itibariyle 33.241 tondur. 8.133 tonla ABD Merkez Bankası ilk sırada yer almaktadır. ABD’yi 3.378 tonla Almanya, 2.814 tonla IMF takip etmektedir. Türkiye’nin Merkez Bankası altın stoku 496 tona çıkmıştır (Tablo 4).

 Altın fiyatları 2012 yılından sonra düşüş eğilimine girmiştir. 2015 yılında 1160 $/Ons ile en düşük seviyesine indikten sonra 2015-2017 yıllarında 1250-1300 $/Ons bandında seyretmiştir (Şekil 1).

 

Tablo 2: Dünya Altın Üretiminde İlk 20 Ülke (Ton)

 

 

2015

2016

 

 

2015

2016

 

 

 

 

 

 

 

 

1

Çin

460.3

463.7

12

Özbekistan

85.5

86.7

 

 

 

 

 

 

 

 

2

Avusturalya

279.2

287.3

13

Papua Yeni Gine

58.1

60.4

 

 

 

 

 

 

 

 

3

Rusya

268.5

274.4

14

Arjantin

63.8

59.6

 

 

 

 

 

 

 

 

4

ABD

215.5

225.7

15

Tanzanya

53.2

55.3

 

 

 

 

 

 

 

 

5

Peru

170.5

166.0

16

Kazakistan

51.0

52.6

 

 

 

 

 

 

 

 

6

Güney Afrika

165.1

165.6

17

Kolombiya

49.2

51.8

 

 

 

 

 

 

 

 

7

Kanada

157.7

162.1

18

Mali

49.2

50.1

 

 

 

 

 

 

 

 

8

Meksika

131.7

128.4

19

Burkina Faso

38.6

41.6

 

 

 

 

 

 

 

 

9

Endonezya

114.2

109.5

20

Şili

42.5

40.7

 

 

 

 

 

 

 

 

10

Brezilya

95.4

96.8

21

Diğer Ülkeler

575.5

581.6

 

 

 

 

 

 

 

 

11

Gana

95.4

95.6

Toplam

 

3220.2

3255.4

 

 

 

 

 

 

 

 

Kaynak: Metal Focus, 2017

 

Tablo 3: Dünya Altın Üretiminde İlk 20 Şirket

 

 

 

2015

2016

 

 

2015

2016

1

Barrick Gold

190.3

171.6

11

Sibanye Gold

47.8

47.0

 

 

 

 

 

 

 

 

2

Newmont Mining

156.6

162.9

12

China National Gold Group

41.5

42.1

 

 

 

 

 

 

 

 

3

Anglogold Ashanti

122.8

112.8

13

Yamana Gold

38.9

39.5

 

 

 

 

 

 

 

 

4

Goldcorp

107.8

89.4

14

Randgold Resources

37.7

39.0

 

 

 

 

 

 

 

 

5

Kinross Gold*

78.9

83.3

15

Shandong Gold Group

36.0

37.1

 

 

 

 

 

 

 

 

6

Newcrest Mining

77.4

76.7

16

Zijin Mining

37.2

36.1

 

 

 

 

 

 

 

 

7

Gold Fields

67.2

66.7

17

Harmony

33.3

33.2

 

 

 

 

 

 

 

 

8

Polyus Gold Inter.

54.8

61.2

18

Glencore

30.0

31.9

 

 

 

 

 

 

 

 

9

Navoi MMC**

61.0

61.0

19

Freeport McMoRan

35.5

30.8

 

 

 

 

 

 

 

 

10

Agnico Eagle Mines

52.0

51.7

20

Fresnillo

23.7

29.1

 

 

 

 

 

 

 

 

* Altın satışı

 

** Tahmini

 

Kaynak: Şirket Raporları, Metal Fokus 201

Türkiye’de Altın Madenciliği

 Uygarlık tarihinde ilk parayı (Au-Ag karışımı olarak) Lidyalılar (MÖ 700) kullanmıştır. Lidya Kralı Krezüs (Kroisos, MÖ 560-547) döneminde ise ayarlı ilk altın para yine Anadolu’da basılmıştır. 1914 yılında 1. Dünya Savaşı’nın başlamasıyla birlikte durdurulan Çanakkale-Kartaldağı-Astyra madeni Anadolu’da işletilen son altın madenidir. Cumhuriyet döneminde, 1933’de kurulan ilk madencilik kurumu Altın Arama ve İşletme İdaresi’dir) MTA Genel Müdürlüğü’nde, 1991 yılında kurulan altın pilot tesisinde Gümüşhane-Mastra altın cevherlerinden siyanürleme yöntemiyle altın elde edilerek ilk altın dökümü gerçekleştirilmiştir. 2001 yılında Bergama-Ovacık’ta altın üretimi başlamıştır. Ovacık’tan sonra, diğer altın madenleri onu izlemiş ve günümüzde 13 farklı madende altın üretilmektedir.

 Tablo 4: Merkez Bankalarının Altın Stoku (Ton)

 

ABD

8.134

 

 

Almanya

3.378

 

 

IMF

2.814

 

 

İtalya

2.452

 

 

Fransa

2.436

 

 

Çin

1.843

 

 

Rusya

1.615

 

 

İsviçre

1.040

 

 

Japonya

765

 

 

Hollanda

612

 

 

Türkiye

496

 

 

Diğer Ülkeler

7.656

 

 

Toplam

33.241

 

 

Kaynak: Metal Focus 2017

 

Şekil 1: Altın Fiyatlarının Son 8 Yıldaki Değişimi

Ülkemizde ise altın madeni aramalarına harcanan risk sermayesi 2000 yılından itibaren sürekli artarak 2012 yılında 120 Milyon $/yıl seviyesine çıkmıştır. Ne var ki daha sonraki süreçte izinlerin alınmasında yaşanan belirsizlikler nedeni ile arama bütçeleri azalmıştır.

 Dünyadaki altın yataklarının oluşum modellerine bağlı olarak, ülkemizin jeolojik yapısı özellikle Batı Anadolu bölgesinin ABD’de en çok altın üretimi yapılan Nevada ve Kaliforniya bölgelerinin jeolojisiyle büyük bir benzerlik göstermesi üzerine Prof. Dr. Ayhan Erler tarafından 1997 yılında yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda Türkiye’nin altın potansiyelinin 6 500 ton olabileceği ortaya konmuştur. Son 30 yılda sürdürülen aramalar sonucu keşfedilen altın yatakları Şekil 2’de verilmiştir.

Şekil 2: Ülkemizdeki Gümüş ve Altın Yatakları

 

Türkiye’de ekonomik olarak işletilebilecek bir altın madeninin keşfedilip üretime geçirilebilmesi için geçen süre ortalama olarak 10-15 yıl olmakla beraber bazen daha da fazladır. Bu nedenle çoğu sermaye sahibi geri dönüş süresi bu kadar uzun olan bir alana yatırım yapmaya sıcak bakmamaktadır. 2001 yılında 1,4 tonla başlayan altın üretimi 2012 yılına kadar sürekli artarak 33,5 tona ulaşmıştır. 2012 yılından sonra izin sürecinde yaşanan sıkıntılar nedeni ile üretim düşme eğilimine girmiş ve 2017 yılında altın üretimi 21 ton seviyesine gerilemiştir. 2001 yılından 2017 yılına kadar geçen 17 yılda toplam 273 ton altın üretimi gerçekleştirilmiş ve devlete 55 ton altına eş değer vergi ödenmiştir (Şekil 3).

 

Şekil 3: Yıllara Göre Ülkemizdeki Altın Üretimi

 

Türkiye 23 yılda 3649 ton altın ithal etmiştir. Türkiye’nin altın ithalatı inişli çıkışlı bir seyir göstermektedir. İthalatın yaklaşık 2,5-3 milyar doları altından mamul mücevher olarak yurtdışına ihraç edilmektedir (Şekil 4)

Şekil 4: Yıllara Göre Ülkemizde Altın İthalatı

Türkiye sosyal yapısı ve altına dayalı gelenekleri gereği dünyada kişi başına en fazla altın satın alan ülkeler arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Son 23 yılın verilerine göre Türkiye’nin yıllık altın talebi yaklaşık 150 tondur. Hâlihazırda söz konusu 150 ton altın talebinin yaklaşık %15’ini kendi üretimimizle karşılanmakta, geri kalanını ise ithal etmekteyiz. Oysa, Türkiye’nin 6500 ton altın potansiyelinin henüz yaklaşık 900 tonu rezerve dönüştürebilmiş durumdadır. Bundan sonraki süreçte yeni altın kaynaklarının keşfedilebilmesi için daha fazla arama risk sermayesine ihtiyaç vardır.

Altın madenciliğinde ülkemiz metal madenciliğine rol model olabilecek pek çok proje gerçekleştirilmiştir. Uluslararası standartlarda maden arama, planlama, fizibilite, maden çıkarma, zenginleştirme ve rehabilitasyon ve sosyal mutabakat projelerini yürütebilecek pek çok uzman yetişmiştir.

Türkiye’de Altın Madenciliğinin Geleceği

Dünyada altın madenciliğinde maden arama-çıkarma-zenginleştirme-rafineri ve mücevherat yapımında halkaları tamamlayarak madeni katma değeri yüksek ürünlere dönüştürmede dünya standartlarının üstünde bir seviyeye gelmiş olmamıza karşın, son yıllarda izin süreçlerinin hızlandırılması, izin bedellerinin düşürülmesi ve bu süreçlerin kolaylaştırılması ile yeni sahaların devreye alınmasını hızlandıracaktır.

Türkiye’de altın madenciliği 2001 yılından 2012 yılına kadar çok önemli bir gelişme kaydetmiş ve aramalara harcanan risk sermayesi yılda 120 milyon dolar seviyesine ulaşmıştır.

Altın, yerkabuğunda en az bulunan elementlerden birisi olduğu için altın madenciliğinde aramadan üretime geçinceye kadar yüzlerce arama ruhsatının alınması ve her birinde uluslararası kaynak ve rezerv güvenirliliğine dönük çalışmaların yapılması gerekmektedir. UMREK ve yapılan yeni yasal düzenlemeler ile yatırımların finansman açısından önü açılacaktır.

Bugünkü verilere göre Türkiye’de 350 maden arama ruhsatından sadece bir tanesi uluslararası klasmanda bir altın madenine dönüşebilmiştir. Madencinin 349 sahada yürüttüğü arama çalışmalarının finansı madencinin zarar hanesine yazılmaktadır.

Türkiye’de altın madenciliğinde yeni altın kaynaklarının ve rezervlerinin keşfi için zor bir süreç sonrası yeni atılım ve aksiyonlara ihtiyaç vardır. Son 30 yılda sürdürülen arama çalışmaları ile eskiden işletilmiş olan altın yatakları ve kısmen yüzeye yakın pek çok kaynak keşfedilmiştir. Bundan sonraki süreçte derinlerde gömülü yeni kaynakların keşfi için daha fazla risk sermayesi harcanması gerekmektedir. Altın madenciliğinin karşı karşıya olduğu sorunların çözüme kavuşturulması halinde altın üretiminde tekrar yukarıya doğru bir sıçrama potansiyeli mevcuttur.